Knidos antik çağın en önemli ticaret , sanat ve kültür kenti. Demokrasinin ilk örneklerinin yaşandığı , çağının modern kenti olan Knidos, Ege Denizi ile Akdeniz’in buluştuğu bir konumda yer alır. Karia sınırları içinde bulunan Datça yarımadası Ege adalarından gelen Dor’ların hakimiyetine girer. Dorlar Datça Merkeze 2 km uzaklıktaki Dalacak Burnundaki Burgaz mevkinde Knidos kentini kurarlar. Knidos M.Ö 4 . yy ortalarında 35 km uzaklıktaki , bugünkü kalıntıların bulunduğu Tekir burnuna taşınılır. Bu taşınmada deniz ticaretindeki gelişmeler etkili olmuştur. Sayfamda bu taşınmadan sonraki Knidos kentini anlatıyorum . ( Büyük Menderes vadisi , Dalaman çayı ,Ege denizi ve Batıda Babadağ , Bozdağ ve Honaz Dağı içinde kalan bölge Karia toprakları olarak geçer. ) Bugün de Akdeniz’den Karadeniz’e giden gemilerin çoğu Knidos sularından geçmektedir. O günün şartlarını düşünürseniz , yelkenle hareket eden gemiler için Knidos dinlenmek , erzak temin etmek veya ticaret malı almak için gerekli bir limandı. Korunaklı doğal limanlarından dolayı da kötü havalarda da sığınılacak bir liman. Knidos Datça Merkezine 38 km uzaklıkta olup kendi arabalarınızla veya Palamutbükü minübüsleri ile gidip dönebilirsiniz, Datça Detay sayfalarında minibüs saatleri bulunmakta. Marmaris’ten gelişte Datça’ya 2 km kala Reşadiye mahallesine geldiğinizde, Reşadiye Kazım Yılmaz ilköğretim okulunu geçer geçmez bir kavşağa gelirsiniz, buradaki levhalar size Knidos yönünü gösterecektir, karşınıza çıkan fırının yanından. sağa saparsanız Karaköy, meşudiye , Palamutbükü ve Knidos istikametine giden yola girersiniz. Bir km kadar gidince yol ikiye ayrılır sağ tarafa giderseniz feribotun kalktığı Karaköy’e (körmen) gidersiniz. Bu kavşaklarda gerekli tabelalar bulunuyor. Biz sola gidiyoruz.. Bir müddet gidince yol ikiye ayrılır, sol taraf Mesudiye tarafına gider, Biz yol ayrımından sağa sapıyoruz , rampa bir yolu geçiyoruz, yol üstünde yolumuza ilk çıkan yerleşim Sındı Zeytincik mahallesi, daha sonra Yaka , Çeşme köy arazileri, ardından Yazı köyü geçiyorsunuz .Yazı köyü geçerken Akdeniz mimarisindeki taş evlerden ve daracık sokaklardan geçiyorsunuz . Yazı köyden 7-8 km kadar sonra Knidos geliyor.
Knidos antik çağın en önemli bilim, sanat merkezi kentler’dendi . Knidos’ lu Eudoksos Matematik , astronomi fizik alanında çalışmalar yapıyordu. Devrin en ünlü Gözlem evi Knidos’taydı , Eudoksos buradan yıldızları inceliyordu .( Datça yarımadasının parlak , nemsiz göğünün etkisi vardır sanırım.) George F.Bean’in “Karia “kitabında bahsettiği gibi”Güneş çapını dünyadan üç , aydan dokuz kat daha büyük olduğunu öne sürmüştü”. Dünyanın 7 Harikasından biri olan İskenderiye Fenerinin mimari Sostratos da Knidos’luydu. Knidos’ta da eserleri vardır , doğru bir kazı yapılıp Knidos gün ışığına çıktığında bunlar daha belli olacaktır sanırım. Yaşadığı dönemin (M.Ö 4.yy) en ünlü heykeltıraşların dan olan Praksiteles Atinalı olmasına karşın uzun yıllar Knidos’ta yaşamış, Knidos’un verdiği ilhamla birçok ölümsüz esere imza atmıştır. Eserlerinin çoğu günümüze gelmemiş olsa da onlar hakkındaki bilgileri aslına uygun yapılmış kopyalarından alıyoruz. Bunların içinde en ünlüsü olan , “Knidos Afroditi “günümüzde bile adı sıkça geçmekte , sanat kavramı olarak söz edilmektedir.
Knidos Aphrodite heykelinin kısaca öyküsü şöyledir ; Altı Dor şehrinden Kos, Praksiteles’ten Aphrodite heykeli ister. Praksiteles birisi çıplak , diğerinin üzerinde kıvrımlı kumaş bulunan iki heykel yapar. Kos giyinik olanı seçer, çıplak olan Knidos’a kalır. Heykeltıraşlıkta İlk kez böylesine cesurca bir kadın vücudu işlenmiştir . Heykeli görmek için bir çok yerden insanlar Knidos’a gelirler, buradan geçen gemiler Knidos ‘a uğramadan geçmezler. Mermer, insan vücudunun dokusunu en yakın veren bir yontu malzemesidir, bu çalışmaya uygun en güzel mermeri kullanan Praksiteles anlaşıldığı kadarıyla taşa bir ruh kazandırmış.
Yine Knidos’un en ünlülerinden biri “Knidos şarabı”Hazmı kolaylaştırıcı bir özelliği olduğu belirtiliyor. Doğu Akdeniz’den , Karadeniz’e , Atina’ya kadar Knidos şarabı gitmiş. Numan Tuna Hocamızın dediğine göre burada şarabın kalitesinden çok Pazarlama becerisi daha etkili olmuş. Bunları bu saydığım bölgelerde bulunan amforalardan anlıyoruz. Anforalarda Knidos’un mühürü ve Tüccarın adı yazıyormuş Değişik biçimlerde çok çeşitli Kidos amforaları bulunmuştur.