Amfora, gövdesinden daha ince olan boyun kısmının altında dibe doğru daralarak sonlanan iki kulplu, antik dönemlere özgü bir çeşit Yunan çömleğidir. Kelime kökeni olarak “amphi” yani çift taraflı ve “pherein” yani taşımak anlamındaki sözcüklerin birleşiminden oluşmuştur .En çok kullanılan amphoralar Yunan amphoralarından önce Akdeniz’e hakim olan kavimlerin amphoralarıdır.Boyun kısmının gövde ile dik açı yapacak şekilde birleştiği (boyunlu amfora) veya bu birleşimin düzgün bir eğri ile devam ettiği (tek parça amfora) iki ayrı formu bulunmaktadır.
Boyunlu amforanın, MÖ 9 yüzyılda, tek parça olanın ise MÖ 7. yüzyılda kullanımına başlanmıştır. MÖ 6 – 2. yüzyıllar arasında Tanrıça Athenaonuruna düzenlenen şenliklerde içi zeytinyağı ile doldurulmuş siyah renkli ve üzerinde figürler olan amforalar kullanılırdı. Bu amphoralara panathenik amphora denmektedir ve kendine özgü bir kap formu bulunmaktadır. Günümüze, çeşitli çağlardan çeşitli formlarda ulaşan amforalar, tahıl, zeytin, zeytinyağı ve şarap taşımak için kullanılmış olup, özellikle Roma döneminde şarap taşımak amacıyla çok sayıda amfora üretilmiştir. Şarap amforaları, Attika ölçüsüne göre 39 litredir. Büyük boy amforalar genellikle mezar taşı veya cenaze törenlerinde kullanılmak üzere yapılmışlardır.