Karbon ve yanıcı gazlar bakımından zengin kayaç

Uzun yıllardan beri insanlar, sıcak yaz aylarındaki güneşin o yakıcı ışınlarını kışın kullanmak üzere depo etmenin çaresini aramaktadırlar. Fakat yirminci yüzyılın bütün ilim ve teknik imkanlarına rağmen bunu yapmayı başaramamıştır insanoğlu bir türlü. Oysa ki tabiat ana, bugünün insanının yapamadığı şeyi milyonlarca yıl önce yapmayı başarmıştır. Güneşin ışınlarını depo ederek karbon haline gelip toprağa gömülen ve kış aylarında bu güneşten aldığı büyük kaloriyi insanların hizmetine veren ağaçlara bugün ”Kömür” diyoruz. Milyonlarca yıl önce dünyamız üzerindeki kara parçalarının uçsuz bucaksız dev ağaçlardan ibaret ormanlarla kaplı olduğu bilinmektedir. Ancak aradan geçen milyonlar ve milyonlarca yıl zarfında dünyanın altını üstüne getiren şiddetli depremler, denizlerin karalara taşması, buzulların erimesi gibi tabiat olayları ile bu dev ağaçlarla kaplı ormanlar da toprağın derinlikleri arasına gömülüp gitti ve böylece büyük orman mezarları meydana geldi. 

O dev ağaçlar, toprağın altına milyonlarca yıl kaldı ve orada simsiyah bir kömür halini aldı. Bugün ”Taş kömürü” adını verdiğimiz o simsiyah madde, milyonlarca yıl önce toprak altında kalan ve bir takım fiziksel ve kimyasal etkilerin altında önce linyit, sonra da taş haline gelen ağaçlardan başka bir şey değildir. İnsanlar bugün ”Kara elmas”adını verdikleri bu cevheri 1113 yılında keşfedebildiler ve 1556 yılında Agricola’nın bulduğu pratik bir sistem sayesinde bu kömürleri kolaylıkla çıkarttılar. 

Cevap: Kömür

Diğer Sorular ve Cevaplar

Related posts