Akdeniz bölgesinin doğusunda, Dış Toroslar’ın güneybatıya doğru uzantısı olan sıradağlar. Kahramanmaraş yakınındaki Ahır dağının güneyinden başlayarak İskenderun Körfezinin doğusundaki Hızır Burnuna kadar devam eder. Uzunluğu 175 km olup yaklaşık olarak 4000 kilometrekare yer kaplar. Bu dağlara Gavur Dağları, Elma Dağı, Amanus Dağı, Kızıldağ, Nur Dağları gibi isimler verilmişse de, 1941 yılında toplanan Coğrafya Kongresi “Amanos Dağları” adı verilmesini uygun görmüştür. Amanos Dağları, 1500-2200 m yükseklikte dik yamaçlı sıradağlar halinde uzanırlar. En yüksek noktası Düldül dağıdır (2600 m). Yalnız etrafındaki bölgelerle arasında elverişli geçitler vardır. Bu geçitlerin çoğu akarsuların araziyi aşındırdığı bel ve boyun yerlerindedir. Bunlar tarihi çağlarda önemli geçitler olmuştur. Bunların en önemlileri: Toprakkale-İskenderun demiryolunun geçtiği, Dara olarak da bilinen “Amanos Geçidi” ve İskenderun’un kuzeyindeki “Sakaltutan” geçididir. Bunlardan başka, Bahçe ile Kaypak arasındaki geçit ve İskenderun’u Irak’a bağlayan yolun geçtiği Beylan geçidi önemli geçitlerdendir.
Amanos Dağlarının her tarafında Akdeniz iklimi hakimdir. Yaz aylarında yüksek yerler serin olur. Ortalama yağış 1000 milimetrenin üstünde olup, yükseklere çıkıldıkça mikdar artar. Yağışın en bol olduğu mevsimler kış ve ilkbahardır. Bitki örtüsü bakımından zengindir. Dağın batı yamaçlarında 900 metreye kadar olan bölümde sık makilere rastlanır. Daha yükseklerde ise çok zengin ormanlar vardır. Amanos Dağları, orman ve maden bakımından çok zengindir. Pek fazla yabani zeytin ağaçları vardır. Dağın etekleri ile yüksek yerlerdeki düzlüklerde verimli topraklar bulunur. Bölge halkı kerestecilik, kömür işletmeciliği, odunculuk, bağcılık ve hayvan yetiştiriciliği ile uğraşır. Yaz aylarında İskenderun, Mersin ile çevresi çok sıcak olur. Amanos dağlarının eteklerinden yükseklere çıkıldıkça hava serinler. Havası serin, suyu çok güzel olan yüksek yerlerdeki yaylalara yazın halk akın eder. Son senelerde buralarda pekçok turistik tesis yapılmıştır.