Börk Türklerde erkek başlığı. Eskiden hayvan postu ve işlenmiş deriden, sonraları ise, keçe ve çuhadan yapılmıştr. Börk, İran ve Anadolu’da yaşayan Türkmen boylarında, Selçuklu ve Osmanlı ordularında kullanılmıştır. Osman Beyin kırmızı çuhadan bir börk giydiği kaynaklarda yazılıdır. Yıldırım Bayezid devrinde ise ilk defa olmak üzere ordu mensuplarına da giydirilmiş ve bu tarihten sonra yeniçeri ocağının resmi başlığı olmuştur. Börk, aslında ahi birliğine mensub olanların başlığıydı. Beyaz keçeden imal edilirdi. Yeniçerilerin börkü 45 cm boyunda, ucundan arkaya devrilen tiftikten, uzun ve omuza kadar gelen bir yatırtma bulunurdu. Yatırtma kısmı enseyi örter, yağmur, kar ve soğuktan muhafazaya yarardı. Börkün ön tarafında da gümüş veya başka bir madenden yapılmış, yünlük (tüylük) denilen kaşıklık bulunurdu ki, Yeniçeri zabitleri ve kumandanları rütbelerine göre buraya bellerine doğru inen sorguç takarlardı. Börklerin bir kısmı yünlüksüz olup, ocakta bulunan bir kısım yeniçeriler giyerdi. Dört çeşit börk vardı: Yünlüklü, yünlüksüz, üsküf ve kuka.
Yünlüksüz keçe, önde sorguç takılacak yerine yatırmalı olan börktür. Sadece yeniçeriler giyerdi. Başa giyilecek kısmı nakışlıydı ve bu işlemeye “daltaç” denirdi. Bunun üstündeki üsküf’e benzerdi. Fakat onun gibi nakışlı değildi. Yünlüksüz keçeyi acemi ocağı kethüdası, başçavuş, aşçıbaşı, bir yere giderken yeniçeri ağası ve merasim haricinde gedikli mehterleri ve küçük çavuş giyerlerdi. Börklerin bir çeşidine de “üsküf” adı verilirdi. Başa giyilecek kısmı dört beş parmak genişliğinde nakışlıydı. Arkaya yatırması yoktu. Fatih Sultan Mehmed devrine kadar padişahla kumandanlar, savaş esnasında yayabaşılar giyerdi. Yeniçeri börklerinin ayrıca rütbelere göre turna telli, balıkçıl telli, sorguçlu, sorguçsuz şekilleri vardı. Kuka ise, yayabaşı börküne benzerdi. Fakat üsküfü ve süpürge sorgucu yoktu. Tüylüğüne turna teli takılırdı. Yeniçeriler, börkü eğri; orta, bölük kumandanları ile atlı sekbanlar ise doğru giyerlerdi.Yeniçeri börkleri yatırtmalı olduğu halde, yayabaşı börklerinde yatırtma yoktu. Yayabaşı börkleri dört beş parmak sırmalı olurdu.